Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcına kadar, Alman hazır ürünler sanayinde, ürün ve ambalajlarda fazla renk çullanılmamıştır. Tipik sanayi malları için renk kullanımı genelde hiç görülmezdi. Gerçi moda, yüksek sosyetede rengârenk kumaşların sarhoşluğunu yaşıyordu, ama kadın nüfusun büyük kısmı, hatta erkekler de, neşeli olarak adlandırılamayacak tonlara yöneltilmişti. Bina içi dekorasyonlar, koyu renk duvar kâğıtları, halılar ve mobilya kumaşlarında ısrar ediyordu. Aşırı uca dâhil birtakım mimarların devrim niteliğinde ki denemeleri kitleye inemiyordu. Hüzünlü bir gri ve siyahın baskın olduğu, 19’uncu Yüzyıl renk gelenekleriyle, statünün onuru belgeleniyor ve hayatın ciddiyeti vurgulanıyordu. Bu dönemin basılı reklamları, günlük gazeteler ve resimli dergilerdeki siyah beyaz ilanlardan ibaretti. Zira röprodüksiyon ve baskı teknikleri, renklerin genel kullanımına henüz izin vermiyordu.
İki dünya savaşlarının arasındaki 20 yıllık barış dönemi, hem modada, hem de hazır ürünler sanayinde ve reklamcılık ve ambalaj tasarımında, renklerin daha fazla kullanılmasını sağlamıştı, ancak savaş ve savaşın etkileri bu mahcup denemeleri daha ilk baştan boğmuştur. Fakat 1950’den bu yana renkler tam bir zafer elde ettiler. Almanya’da da öyle oldu Uluslararası ilhamlardan büyük oranda bereketlenen ve yeni sentetik dokuma iplikleriyle imal edilen kumaşları memnu. niyetle karşılayan bayan modası, özellikle kış sporunun hızla yaygınlaşmasıyla, renklerin koşulsuz egemenliğini kabul etmiştir. Moda tonların her türlü sınırı aşması, yalnızca elbise ve mantolarda gerçekleşmemiş, şapkalar, ayakkabılar, çanta. lar, şemsiyeler, eldivenler ve mücevherat gibi aksesuarlar da renkli diktaya mağlup olmuşlardın Erkek modasında, atılımcı terziler çaba göstermiş, renklerin daha fazla uygulanması için çalışmışlardır. Defilelerde genelde, sıradan insanların tebessümleriyle karşılaşan eserler göstermişlerdir.
Hazır ürün sanayi çoktandır, tekdüze bir renk paletinin çeşitleri ve kombinasyonlarıyla yetinmiyordu. Ev ve mutfak aletleri, duvar kağıtları ve zemin kaplamaları, perde ve mobilya kumaşları vs. için kullanılan renk paleti, oyuncak ve spor aletlerininki gibi rengarenk olmuştu. Hulahop çemberleri dahi, gökkuşağının bütün renklerinde imal ediliyordu. O zamana kadar, en pahalı modellerde bile siyah veya fildişi renginde olan otomobiller, parlak renklere sahip oluyorlardı artık ve kısa süre sonra, caddelerin fatihlerinde, en cesur kombinasyonlarda birleştirilmiş olan iki, hatta üç renk göze çarpabiliyordu.