Herhangi bir tedavi uygulanmasa bile ülserler genellikle 7-10 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Doktorunuz tarafından hazırlanan bir tedavi planında gerekli olanlar; ağrıyı kontrol altında tutmak, iyileşmeyi hızlandırmak ve nüksleri önlemek için.
Doktorlar ülserin boyutuna bağlı olarak lokal anestezik, antiseptik ve antiinflamatuar tedavileri önermektedir. Topikal tedavi ile veya inatçı büyük ülserlerde istenen yanıt alınamazsa, plana sistemik hap veya enjeksiyon dahil edilebilir.
Aft hastalığı ile tedaviye başladıktan birkaç gün sonra ağrıda azalma ve yaranın boyutunda gözle görülür bir azalma olur.
Ağrıyı doğal olarak azaltmak istiyorsanız aşağıda listelenen yöntemleri de uygulayabilirsiniz;
Bir süre sıcak, asitli, tahriş edici gıdalardan uzak durun.
Aftlara su ve karbonat karışımından yapılmış bir krem sürülebilir.
Yarım bardak suya eklenen yarım çay kaşığı tuz karışımıyla günde 3 defa gargara yapabilirsiniz.
Bir bardak ılık suya bir kaşık sumak ekleyin ve karıştırın. Bu karışımla ağzınızı çalkalayın. Sumak yaradaki enfeksiyonu azaltsa da ağızdaki virüsleri de temizler.
Misvak, dişleri ve diş etlerini temizlemenin doğal yöntemlerinden biridir. Miswa’nın diş eti yaralarında iyi çalıştığı bilinmektedir.
Afta neler iyi gelir?
Yarayı tuzlu su veya soda ile durulamak ağrıyı hafifletebilir.
Aft oluşumunu önlemek için nasıl önlem alabilirim diye sorarsanız;
Ekşi, baharatlı veya çok sıcak yiyecekler yememeye dikkat edin.
Bol meyve ve sebze yiyerek ve sağlıklı ve dengeli beslenerek bağışıklık sisteminizi koruyabilir ve kendinizi ağız ülserlerinden olabildiğince koruyabilirsiniz.
Amfibiler için bir yatkınlığınız varsa, sert derili gıdalardan ve tahriş edici maddelerden kaçının.
Her yemekten sonra dişlerinizi düzenli olarak fırçalayın ve diş ipi kullanın.
Kronik ağız yaralanmasına neden olabilecek takma dişleriniz, diş telleriniz veya diş sorunlarınız varsa, bunları çıkarın.
Sigaraya veda edin.
Çocuklarda ve bebeklerde aft
Kış aylarında çocuklarda ve bebeklerde meydana gelen grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklar, bağışıklık sisteminin zayıf olması nedeniyle gelişebilir. Bebek ve çocukların bağışıklık sistemleri yetişkinlere göre daha gelişme aşamasında olduğu için hastalıklar aft oluşumuna neden olabilir.
Diğer bir neden de yetersiz beslenmenin aft oluşumunu tetikleyebilmesidir. Emme güçlüğü, beslenmeye karşı direnç, yemek yemeye isteksizlik, artan tükürük, hafif ateş ve genel anksiyete bebeklerde aftöz ülser belirtileridir.
Aft, hızla gelişen ve 3 haftaya kadar sürebilen ağrılı lezyonlardır. Çocuğunuzda göremediğiniz herhangi bir ağız mukozası geliştiyse, fark etmeniz biraz zaman alabilir. Aft olduğundan şüpheleniyorsanız veya gördüyseniz, doktorunuza görünmenizi şiddetle tavsiye ederiz.
Doktorunuz aftöz yaraların iyileşme sürecini hızlandırmak için ruj ve antibakteriyel jeller önermektedir. Ayrıca durum beslenme yetersizliklerinden kaynaklanıyorsa vitamin ve mineral eksikliklerini kontrol etmek için bazı testler istenebilir. Test sonuçlarına göre ek vitamin desteği için önerilerde bulunabilir.